Sayfalar

Salı, Şubat 14, 2012

Bir Kadın ve Bir Adam - Kol Saati


  Sevgililer Günü... Aynı zaman da ''Hasan'' adlı birlikteliklerinin de yıl dönümüydü,bugün. Acısıyla, tatlısıyla koca bir yıl geçmişti.Lakin, bu tarih yaklaşmaya başladığında aralarında bi soğukluk oluşmuştu.Tuhaf davranıyordu adam,gerçekten tuhaf... Kadın konuşmaya çekiniyordu;ama aralarındaki bu soğukluğun, bugün ortadan kalkacağına dair; umut doluydu.

   Akşam, evde hazırladığı muhteşem sofraya son kez göz attı,kadın.Her şey mükemmeldi.Kapı çaldı, gelen oydu. Yanak yanağa,öpüştükten sonra,salona geçtiler.Adam,hazırlanan sofraya bir göz attı ve hiç ses etmeden koltuğa oturdu.Kadın bozuntuya vermedi, yanına geçti.Hazırladığı kartı adama verdi.''Seni seviyorum'' diye de ekledi.Adam,özen gösterilerek süslenmiş karta şöyle bir baktı,kenara koydu.Teşekkür edip elini sıktı:

   ''Sağol, o kadar düşünmüşsün,sofra falan da kurmuşsun. Allah razı olsun. Da... Ben dışarda yediydim ya,söylemesi ayıp, kokoreç yedik arkadaşalarla.''

   Kadın soğukkanlığını koruyarak:

  ''Keşke haber verseydin.Neyse,en azından bi' şeyler içip konuşuruz. Sofraya geçelim mi?''

  ''Bu akşam,'' dedi adam ''... maç var. Beşiktaş'ın maçı.Aslında dışarda izleyecektim de,hava soğuk.''

   Kadının yüzü asıldı:

  ''Bak!'' dedi, ''Bir sıkıntın var,belli... Ama n'olursun konuş benimle,anlat bana lütfen.''

  Adam,başını eline götürdü; alaylı bir ses tonuyla:

  ''Beşiktaş...'' dedi; '' Kötü gidiyor, çok kötü.... ''

  Kadının gözleri dolu dolu oldu.sitemkar bir tonla sesini yükseltti.

  ''En başından beri seni anlayamadım,ama şimdi daha da farklısın,çok kırıcısın.Evvelden söyleyemesen,benim kadar sıcak davranmasan da; beni sevdiğini hissederdim,bilirdim,en azından onu anlardım. Ama şimdi hiçbir şeyi anlayamıyorum. Ben seni seviyorum, ben senin için çok çabalıyorum.Sense hiçbir şeyi umursamıyorsun,hiç değer vermiyorsun şu sıralar. Şaşalı hediyeler istemiyorum;ama en azından beni düşündüğünü hissetirecek bi şeyler yapabilir,ufak bir hediye alabilirdin! Artık beni sevmiyor...''

   Derken, adam sinirle sözünü kesti.'' Aldım ! '' diye kükredi,''Kol Saati aldım! Bak!'', sol eliyle,sağ kolunu tutup kadına dogru kaldırmıştı.


  
  Kadın hıçkırıklara boğuldu.Adam anahtarlarını aldı ve bir şey demeden çıktı.Kadın ağlayarak; pencere başında, peşinden baktı.Adam arabaya bindi,kadın daha da ağladı...Lakin elinde ufak bir paketle geri çıktı,yine eve döndü. Kadın şaşkındı.Göz yaşlarını sildi,uzatılan poşetin,içindeki paketi çıkardı, açtı... O narin bileğine layık bir kol saatiydi bu!  Altındaki kartı işaret etti adam,Kadın karta baktı:

  ''Kol saati dediysem; kol saatidir... Ayrıca seni o kadar üzgün görmeseydim,bu kadar sevinç dolu da göremezdim. Sevgililer Günü'ne sokayım,yıl dönümüne bir şey olmasın.Nice birlikte yıllara...''

  Kadın,sevinç dolu gözlerle adama baktı; gülüştüler,sıkıca sarıldılar birbirlerine. Birlikte Beşiktaş'ın maçını izlediler...

1 yorum:

Güzin_@bla dedi ki...

bu çift sıkıntılıdır.dişi erkeğini gereği kadar tanımamıştır ilişki fazla sürmez ama sonuçta erkek ucuz kurtarmış "kol" u görüp ilişkilerini bitiren çok insan var.